ANALİZ-Piyasalarda Haftalık Gelişmeler/Beklentiler(Akbank)

  • 21.08.2017 12:59

Akbank ( http://www.akbank.com ) Ekonomik Araştırmalar Bölümü
Tarafından Hazırlanan Haftalık Bülten:
"Risk iştahı ABD’de belirsizlikler, İspanya’da terör saldırısı
ile zayıfladı…
24-26 Ağustos’ta, ABD’de, dünya çapında merkez bankası yetkililerinin
katılımıyla gerçekleşecek Jackson Hole toplantıları öncesinde bu hafta
Fed ve Avrupa Merkez Bankası, toplantı tutanakları ile, önemli politika
sinyalleri verdiler. ABD’de artan politik belirsizlikler ve ABD Başkanı
Trump’ın, seçim söylemlerinde belirttiği ekonomi politikası
adımlarını gerçekleştireceği beklentilerinin gitgide zayıflaması,
ayrıca dün İspanya’da yaşanan terör saldırısı ise, küresel riskli aktif
piyasalarında satış baskısına neden oldu.
Fed toplantı tutanakları, faiz normalizasyonu konusunda fikir
ayrılıklarına işaret ediyor. Bazı üyeler, enflasyonda son dönemde
yaşanan gerilemeye bağlı olarak Fed’in var olan koşullarda faiz
artırmada «sabırlı» davranabileceğini savunurken daha şahin üyeler,
hali hazırda tam istihdama ulaşıldığının, kademeli politika faiz
artırımlarını yavaşlatmanın işgücü piyasasında ısınmasına veya
finansal istikrara yönelik risklere yol açabileceğinin altını çiziyor.
Bilanço normalizasyonu konusunda ise üyeler, sürecin göreli yakın bir
tarihte başlamasının uygun olacağı konusunda hemfikir görünüyor.
Fed Başkanı Yellen’ın başkanlık döneminin Şubat 2018’de bitiyor
olması ve yeni dönemde farklı adayların konuşuluyor olması nedeniyle,
Fed bu tarihten önce, küresel finansal istikrar açısından çok önemli bu
parametrenin normalizasyonunda adım atmak istiyor kanısındayız. Bu
fikirbirliği 19/20 Eylül’de yapılacak Fed toplantısında, bilanço
normalizasyonun başlanmasına kararının alınabileceğine işaret ediyor.
Her ne kadar birçok üye, tutanaklarda, enflasyonun son dönemde zayıf
seyrinin geçici olduğuna inanıyor olsa da, bu toplantı sonrasında
açıklanan enflasyon verilerinin de genel olarak beklentilerin altında
kalmaya devam etmesiyle, Fed’in bu yıl içinde ek bir faiz artırımı
yapmasına yönelik piyasa beklentisi %32’ye gerilemiş görünüyor.
Dolar ve dolar cinsi faizler zayıf seyrini sürdürüyor. ABD içinde devam
eden politik belirsizlikler ve güvercin Fed tutanakları, dolar ve dolar
cinsi faizlerin düşük düzeylerde seyrini sürdürmesine neden oluyor.
ABD 10 yıllık devlet tahvilleri, %2,19 seviyelerinde haftalık bazda
yatay.
Dolar endeksi ise, 93,6 düzeylerinde, Ağustos başında gördüğü 1 yılı
aşkın sürenin en düşük düzeylerinden anlamlı bir toparlanma
gerçekleştiremiyor.
Buna karşılık Euro’nun yaşadığı hızlı değerlenme de, Avrupa Merkez
Bankası’nı rahatsız etmeye başladı. Avrupa Merkez Bankası’nın dün
açıklanan toplantı tutanakları, Euro’nun aşırı değerlenme ihtimaline
yönelik endişelere işaret ediyor. Bu açıklamalar hızlı yükselen ¬/$
paritesinin, değerlenme eğilimine devam etmesi durumunda,
kurumdan sözlü müdahaleleri bekleyebileceğimize işaret ediyor.
Yurt içinde ise hafta boyunca, mevsimsellikten arındırılmış
işsizlik oranı, Mayıs’ta %11,3 seviyesinde sabit seyrederken, Temmuz ayı
bütçe verileri ise göreli olumlu açıklandı. Göreli olumlu yurt içi
veri akışı, TCMB’nin devam eden sıkı para politikası ve doların küresel
zayıf seyri ile, Türk lirası ve yerel faiz piyasası istikrarlı seyrini
sürdürüyor.
BIST hisse senedi piyayası ise her ne kadar orta vadeli bir
perspektif ile, cazip değerlemelerde bulunsa da, son dönemde yaşadığı
yükseliş nedeniyle ılımlı bir kar realizasyon süreci yaşıyor.

Haftanın Konusu: Milli Gelir Tahmin Modellerinde Yeni Değişkenler

Tüik, 1998 bazlı milli gelir verileri yerine, 2009 referans yılı
milli gelir verilerini geçen yılın üçüncü çeyreğinden itibaren
açıklamaya başladı. Söz konusu milli gelir revizyonuyla büyüme
oranları yukarı yönlü güncellendi. Hesaplamalarda, Gelir İdaresi
Başkanlığın’ın verileri kullanılmaya başlanırken, kullanılan firma
kapsamı da genişletildi. Yeni serilerle birlikte milli gelir-sanayi
üretimi ilişkisi görece zayıfladı. Daha önce milli gelir tahminlerinde
kullanılan sanayi üretiminin önemi devam etmekle birlikte bir miktar
azaldı. Merkez Bankası yeni milli gelir serileri dikkate alındığında
iktisadi faaliyete dair ne tür göstergelerin takip edilmesi
gerektiğini ve tahmin modellerinde hangi değişkenlerin kullanılmasının
faydalı olacağını içeren notunu en son yayımladığı enflasyon raporunda
açıkladı. Raporda, Merkez Bankası yeni milli gelir serisini takip ve
tahmin etmede faydalı olabilecek göstergeleri belirlemek için geniş
kapsamlı bir veri seti oluşturduğunu belirtti. Değişkenlerin hem
istatistik anlamlılık hem de ekonomik anlamlılık taşıması önemli.
Merkez Bankası’nın çalışmasından çıkan sonuçlar, sanayi üretiminin
milli gelirle ilişkisinin halen devam ettiğini, bununla birlikte
doğrudan sanayi üretimi kullanmak yerine sektörlerin ihracat yapısına
göre değerlendirip ağırlıklandırılmasıyla elde edilen türetilmiş
verileri kullanmanın analizlere faydalı olabileceğini gösteriyor.
Yandaki tabloda farklı dönemlerde en iyi performans gösteren
modellerde yer alan değişkenler veriliyor. Tabloda her bir dönem için
modellerde en çok tekrar eden ilk 10 değişken gösteriliyor. Bir
göstergenin farklı dönemlerdeki en iyi modellerde görece sık tekrar
ediyor olması, gösterge ile milli gelir büyümesi arasındaki ilişkinin
istikrarlı olduğunu gösteriyor.
Tablodaki sonuçlardan reel vergi gelirleri ve reel ithalde alınan
KDV gibi göstergelerin GSYİH tahmininde önemli hale geldiğini
anlıyoruz. Yeni GSYİH serilerinde Gelir İdaresi’nin kayıtlarının
kullanılması ve firma verilerine daha fazla bakılması, vergi
gelirlerinin GSYİH hesabındaki önemini artıran bir faktör oldu.
Ayrıca, tüketici kredi faizindeki değişim, tahsili gecikmiş alacaklar
oranı gibi serilerin de GSYİH tahmininde önemli hale gelmesi, finansal
koşulların önemini ortaya koyuyor. Merkez Bankası çalışmasında
sektörel gelişmelerin daha yakından takip edilmesi gerektiği ortaya
çıkıyor. Örneğin, 2014-2017 dönemi için ihracat payı %20’den az olan
sektörlerdeki üretim verilerinin GSYİH tahminlerinde öne çıktığı
anlaşılıyor.
Sonuç olarak modellerden elde edilen bulgular, yeni milli gelir
serilerinin takibinde ve tahmininde bütçe verileri, finansal
göstergeler ve sanayi üretimine dair sektörel detayların faydalı
olabileceğini gösteriyor. Diğer yandan, TÜİK, sanayi üretimi, sanayi
ciro ve perakende satışlar gibi istatistiklerin, Gelir İdaresi
Başkanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumu verileri kullanılarak 2018
yılında güncelleneceğini açıkladı. Bu istatistiklerde yapılacak
güncellemeler, önümüzdeki dönemde modellerin tahmin performansını
olumlu etkileyecektir."

Analizin tamamı için:

https://yatirim.akbank.com/tr-tr/raporlar/sayfalar/raporlar.aspx?rapor=bug%c3%bcn|akbank%20g%c3%bcnl%c3%bck%20b%c3%bclten

******

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım
danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti,
aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen
bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı
sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve
tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine
dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk getiri
tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer
alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize
uygun sonuçlar doğurmayabilir.

*******

Foreks Haber Merkezi ( haber@foreks.com )
http://www.foreks.com
http://twitter.com/ForeksTurkey